top of page

Ana Sayfa

nif dağı kazısı , nif kazısı , prof. dr. elif tül tulunay, nif dağı araştırma ve kazı projesi, olympos, kazı evi

Nif Dağı,

doğal güzelliği yanı sıra, ormanlara, endemik bitkilere, çeşitli ürünlere ve arkeolojik alanlara sahip ender bir konumdadır. Burada kaçak kazıların ve yapılaşmanın önlenmesi, arkeolojik araştırmalarla, bölgenin bilimsel değer taşıyan en erken kültür varlıklarının var oldukları kültür ortamı içinde bozulmadan, uzmanlar tarafından saptanması, ülkemiz kültür ve turizmi için olduğu kadar, yöre halkının kalkınması ve eğitimi açısından da büyük önem taşımaktadır.​

​Amaç
NİF (OLYMPOS) DAĞI ARAŞTIRMA VE KAZI PROJESİ,

İstanbul Üniversitesi’nin Batı Anadolu’da, İzmir çevresindeki ilk ve tek arkeolojik etkinliğidir. Amacı, İstanbul Üniversitesi önderliğinde, Türkiye Üniversitelerinden uzman bilim insanlarının birlikte çalıştığı örnek bir kazı ve araştırma projesi gerçekleştirmek, yörenin iyi bilinmeyen kültür tarihini aydınlatacak bulguları uluslararası yayınlarla bilim dünyasına sunmak ve en önemlisi, bize atalarımızın emanet ettiği, kültür varlıklarımızı barındıran bu topraklara milletçe sahip çıkarak, bunları gelecek kuşaklara eksiksiz iletmemiz gerektiği bilincini geliştirmektir.

​Konum
NİF (OLYMPOS) DAĞI, İzmir (Smyrna) Körfezi’nin
doğusunda, Kemalpaşa, Buca, Torbalı ilçelerinin
ortak sınırları çevresinde konumlanır. Kuzeyinde
Kemalpaşa (Nif - Kryos  Çayı) Ovası ve Manisa
​(Sipylos) Dağı, doğusunda Karabel Geçidi, güneyinde Torbalı Ovası yer alır.
Arazi yapısından dolayı su kaynaklarına, verimli topraklara ve madenlere sahiptir. Çevresindeki ulaşım ağıyla, hem deniz hem de iç kesim  ile bağlantılıdır, ayrıca doğal korunaklıdır. Yerleşime uygun doğası nedeniyle çeşitli dönemlerden kültür varlıkları barındırmaktadır.
Önem
NİF DAĞI, doğal güzelliği yanı sıra, ormanlara, endemik bitkilere, çeşitli ürünlere ve arkeolojik alanlara sahip ender bir konumdadır. Burada kaçak kazıların ve yapılaşmanın önlenmesi, arkeolojik araştırmalarla, bölgenin bilimsel değer taşıyan en erken kültür varlıklarının var oldukları kültür ortamı içinde bozulmadan, uzmanlar tarafından saptanması, ülkemiz kültür ve turizmi için olduğu kadar, yöre halkının kalkınması ve eğitimi açısından da büyük önem taşımaktadır.​
Atat%C3%BCrk2.jpg

​İlke
ATATÜRK’ümüzün dediği gibi,

“BÜYÜK İŞLER, MÜHİM TEŞEBBÜSLER  ANCAK  MÜŞTEREK  MESAİ  İLE  MÜMKÜNDÜR”


Bu ilke bağlamında, tüm ekip üyelerinin uyum içinde, bilimsel işbirliği ve özveriyle çalışarak, projenin verimine katkıda bulunmaları gerekir.

bottom of page